En sevdiğimiz düğünler,pistin hınca hınç dolu olduğu düğünler. Öyle böyle değil, gerçekten tadına doyum olmuyor. Düğün yapacak canım çift öncelikle sözüm sana. Düğüne çağrılacakların listesi hazırlanırken dik duruşunu kaybetme. Bilmemkim teyzenin amcasının oğlunun kızını düğüne çağırmak zorunda değilsin. Zaten onu tanımıyorsun bile. ‘Aa ayıp olur ama, onlar bizi çağırdı’ diyerek üstünde kurulan baskılara boyun eğme. Bunu okuyan sevgili anne, baba sen de kabul et artık, devir değişti. Bırak çocuk en mutlu gününde arkadaşlarını çağırmaktan ödün vermesin. Evlenen onlar, eğlenenler de onlar olsun ..read more

Düğünde eğlenmek esastır. Son dönem ülkemizde de sıkça oynanmaya başlayan oyunlardan biri de ayakkabı oyunu. Şekilde görmüş olduğunuz gibi gelin ve damat sırt sırta oturur. Ayakkabılarını çıkarırlar ve ayakkabılarının teklerini birbirlerine verirler. Gelin ve damadın yakın bir arkadaşı daha önceden hazırlamış olduğu soruları sormaya başlar. Tabii ki bu sorulardan gelin ve damadın önceden haberi yoktur. Gelin ve damat, sorunun cevabına kimin uygun olduğunu düşünüyorsa o ayakkabıyı kaldırır. Bakalım gelin ve damadımız birbirini ne kadar tanıyormuş? Hem çifte hem de misafirlere eğlenme garan ..read more

‘Oturmaya mı geldik?’ temalı düğünleri evlenecek olan çiftlerimize çok çok tavsiye ediyoruz, zira hiçbir tema bu kadar ballı kaymak olmuyor.  Bu düğün için ilk olarak ideal olan orkestra, müzik grubu veya DJ ile anlaşıyorsunuz. Sevdiğiniz müzikleri, kendinizi iyice ifade etmeyi unutmayın.  Daha sonra düğününüz için kurtlu arkadaşlara ve tanıdıklara ihtiyaç var ki müzik çalmaya başladığı gibi herkesler kendini piste atıp kurtlarını dökmeye başlasın.  Ve tabii ki bir de bizim gibi cengaver bir fotoğraf ve video ekibine  ihtiyacınız var. Her türlü topuklu ayakkabının alt ..read more

Kimselerin görmediğini çekmekten keyif alıyoruz. Zaten herkesin gördüğünü çeksek fotoğrafçı kimliğimizin pek de bi anlamı olmaz sanki. Bulmaca çözmek gibi bazen bu iş. Sherlock’un hafıza sarayıyla mukayese edilemese de bizim de beynimizin içinde hızla bişiler hareket ediyor. Düğün günü çekimin başlayacağı yere girer girmez etraftaki detayları kaydetmeye başlıyoruz, kafamızın içine tabii ki.  Mesela elimizde gelinlik ‘bunu nereye asalım? hooop tara bakalım gördüklerini, neresi olabilir, hah merdivenlerin orası iyiydi. Yüzük detayı da alalım bi, aşağıda bi bakraç vardı. Bakiim, oldu valla y ..read more

Eğlenmezsen sen sen değilsin! Toplu fotoğraf çekimlerinde, düzgün, sıraya fotoğraflar alındıktan sonra en çok karşılaşılan soru ‘ee şimdi ne yapalım?’ Valla ne yalan söyleyim ben de ‘Yurt dışından ithal ettiğimiz birtakım pozlarımız var, taze geldi bak, onlardan verelim canım ablama, abime’ de denmiyor tabi. Oradan bir arkadaş çıkıp, ‘şimdi parmağımızla gelini mi göstersek acaba?’ diye soruyor. Neden olmasın tabi Sonuçta pinterest düğünleri bunu söylüyor bize. Instagram postlarında da falancanın arkadaşı aynından yapmış zaten. Hadi biz de yapalım. Yapıyoruz da. Parmağımızla işaret ediyoruz ..read more

Bu çiftler bizden ne çekiyor, ne çekiyor…  Dış çekim yapacağımız zaman, hele çekimin ilk anlarında gelen soru ‘n’apalım?’ oluyor. Bizden gelen cevap ‘kendiniz olun.’ Gerçekten çok açıklayıcı bir yanıt. 3-5 yerden çıkan, kendilerine nişan almış şekilde bekleyen fotoğraf ve video ekibiyle o çift nasıl kendisi olsun, di mi? Bal gibi de oluyorlar işte. Kabul, ilk anlar zor ama sonra akıp gidiyor her şey. ‘Bize bakmayın, birbirinizle ilgilenin, biz aslında yoğuz’ sihirli cümlelerini ‘haberim yokmuş gibi çek panpa’nın keşfedilmediği zamanlardan beri kurarız biz. Küçük dokunuşlarımız oluyor ta ..read more

Belgesel düğün fotoğrafçılığının en önemli noktası yaşananı yansıtabilmektir Dillerimize pelesenk olan ve haliyle kullana kullana biraz kabak tadı verse de ‘an’ı yakalamak’ diye birşey var gerçekten. Bu noktada biz belgeselcileri ayıran şey sadece o an’ı yakalamak değil aynı zamanda o an’ı doğru yakalamaktır. Yani şöyle ki; bazen bir fotoğrafa baktığınızda ‘off çok güzel’ diyorsunuz ya, siz algılamasanız da o fotoğrafın güzel olmasının nedenleri var. Bir fotoğrafçının gözü vizörden bakarken otomatik olarak kadrajı yerleştirmeye başlar. Fotoğrafın öznesini, misal ‘gelinle damadı şimdi sağa otur ..read more